HAKKA_GİDEN_YOLDA_YURUMEK hakkagidenler@hotmail.com
YAYINLARIMIZ  
  Ana Sayfa
  İletişim
  Üyelik Forum
  KÜTÜB-İ SİTTE
  İTİKATİ SORU CEVAP
  a)Allah cc sevgisi
  b) Allah korkusu
  c) Allah'a iman
  d) Allah'a İtaat
  1:) Kur'an-ı Kerim'i tanımak
  Hz. Muhammed'e tabi olmak ve ümmet olmak
  Peygamber sevgisi
  Peygambere İMAN Hz. Muhammed'in (sav) fazileti ve üstünlügü
  Hz. Peygamberin veda hutbesi
  Allah c.c için Bugzetmek
  Edep Perdesi
  Akıllı Kişi
  İman Agacı
  Sana Şüphe Vereni Bırak
  İptila Ve Nimet
  Arif-i Billah'ın Duasına Neden İcap Olunmaz
  Nefsin İki Hali-Futuhu'l Gayb
  Fena Ve Keyfiyeti
  Salikin Yetişmesi
  Hasedein Kötülügü
  Dünya Ve Ahiret İşleri
  Vera Üzerine
  Akıllıya Gereken
  Allah'a Darılmak
  İnsanları Dört Bölümde Anlatmak
  Hak Sevgisine Başkasını Katmamak
  Allah İçin Bugz
  Yasak Olan Şey
  Zaman Olur Fakirlik Küfre Yaklaşır
  Müridin Hailini Beyan
  Muhammedi HAKİKAT
  Pirimizden Tavsiyeler
  Yaratılışın Başlangıcı
  TASAVVUF
  Mana Çocugu
  Namaz
  Rüyetullah
  ZİKİR
  Marifet
  Şeriat Agacı
  Cemal Nurları
  Hiddet Ve Öfke
  Yalandan Sakınmak
  Emirler Ve Yasaklar
  Resullah'a Tabi Omak
  Mürşid
  Arif
  Hakk'ı Görmek
  Allah Korkusu ve Sevgisi
  Amel
  İlim
  Yagmur ve Toprak
  Hz Musa ve Ateş
  İmtihan
  Kişi Rabbisini Nasıl Görür
  İçi Düzeltmek
  Kader
  Ölmeden Evvel Ölmek-Pirimizden
  Nefs
  Gizli Şirk Putperestlik
  Ogluna Vasiyeti
  Pirimizin Hakk Yolcularına Vasiyeti
  Kalbindeki Putları Kır
  Pirimizden Nasihatler 1
  Pirimizden Nasihatler 2
  Pirimizden... Mucahede Ehli Ve Huyları
  Hakk'ı Şikayet Etmemek
  Faniden Medet Ummak
  Kalbin Hastalıgı
  Hayrı Tavsiye
  Taarruf-i Nefs
  Takva ve Dereceleri
  Vuslat
  Ârif-i Billah’ın Duasına Neden İcabet Olunmaz?
  Kaderde Niza Yoktur
  Her An Bir Tecelli
  Velilere Uymak
  Abdülkadir Geylanî’nin (ks) Akidesi
  Tasavvufun Esasları
  Kader2
  Pirimiz (ks)...
  Allah'a Vasıl Olmanın Yolu
  Mücahede Ehli ve Huyları - GAVSUL AZÂM
  Tasavvufta İki Gâye
  Pirimizin Üstün Şahsiyetinden Bir Demet..
  Pirimizin Tasarrufu
  Şehvetin Beyanı
  Allah'a (cc.) Teslim Ol, Halkı Terket
  Dünyanın Hâli
  İptila (Bağımlılık)
  Keşif ve Müşahede
  ALLAH´A YAKINLIK
  MANEVİ ÖLÜM
  KALBİN HASTALIĞI
  NEFİS VE HALLERİ
  HAYRI TAVSİYE
  VAZİFELERİMİZ
  TEENNİ, GAFLET, İHLAS, RİYA, SABIR, HASED, GÜNAHLARDAN SAKINMAK
  ÖNCELİKLERİMİZ - PİRİMİZDEN (KS.)
  PİRİMİZDEN ALTIN NASİHATLER
  PİRİMİZİN ŞAHSİYETİ
  İLİM, MÜRŞİD, İNZİVA
  IRAK'IN SAHRA VE HARABELERİNDE 25 SENE
  TEMELİ SIDK VE DOĞRULUK ÜZERE ATTIM
  Abdulkadir GEYLANİ (K.S) ve KADİRİLİK
  ALTIYÜZ DiRHEMLİK İP
  PİR-İ TARİKAT MUHYİS-SÜNNETİ VEDDİN GAVS-U RABBÜL ALEMİN EBU MUHAMMED MUHYİDDİN ABDULKADİR-İL GEYLANİ EL HASENİ EL HÜSEYNİ RIDVANULLAHİ ALEYHİM (K.S.)
  BATMAYAN GÜNEŞ
  HAZRET-İ GAVS’UL ÂZAM (KS.) İÇİN NE SÖYLEDİLER?
  Ziyaretşi defteri
İLETİŞİM: hakkagidenler@hotmail.com
Kaderde Niza Yoktur
Kaderde Niza Yoktur
Kaderde saklanacak bir şey yoktur. Bu yüzden ona münakaşasız uymak, onun zuhurunu beklemek en iyisidir. Gelen kendiliğinden gelir. Olacak iş, istenmese de olur.
 
 
 

  Bütün manevi haller saklıdır. Allah (c.c) dostu da onları saklamaya memurdur. Her saklanması lazım gelen şeylere Kabz hali, diğerine de Bast tabir olunur. Bu cihetten bir velinin iki hali vardır demek icap eder:   Biri Kabz (sıkıntı), öbürü Bast (serbest).   Hali muhafaza Kabz; kaderle hareket etmek Bast’tır. Kadere uymak, serbest haldir. Ona bağlı olarak işleri kader çerçevesi içinde görmek en rahat âlemdir. Daha sonra zuhura gelecek manevi halleri saklamak lazımdır. Bir veli, kerametini saklamak zorundadır.     Bunların kendine göre makamları vardır. İrade-i İlahîye ile hareket eden kimsenin kaderden haberi olmayabilir ki o kimseden bazı haller zuhur edebilir; bir nevi keramete benzer… fakat değildir. Bu sebepten zuhura gelecek bir işi saklamak yerinde olur. Çünkü hikmeti bilinmez. Çünkü iyi sanılan şey kulun arzusu hilafına çıkması mümkündür.   Kader-i İlahîye tam dalmış olanda böyle bir mahzur yoktur. O, kendisine bir şey izafe edemez. Keramet bile olsa kader-i ilahi olduğunu bildiği için açığa vurmasından bir zarar gelmez. Bu makam çok ağır bir makamdır. Bu kader makamına girmek için birkaç devre geçmesi lazımdır.   Başta insanın bu makama ermesi ilahi irade ile istendiği takdirde kendisine şahsi istek ve temenniler hakkında bazı emirler vaki olur. Bazı zamanlar bir yoklama gibi sual gelir. Suale benzemez, ama öyle demek daha iyi olur. Mesela:   - Bu iş nasıl? gibi bir teklif vaki olur. Bunu takiben de:   - Bu işi bırak! emri gelir.   Daha başka şekilde zühd yolu telkin edilir. Ve o yolu tutar. Böylece bir zaman kalbi boşalır. Bütün istek, arzu, temenni yok olur; yalnız Allah (c.c) aşkı kalır.   Bundan sonra gelecek tecelli değişebilir. Bazı vasıtalarla istemeye izin verilir. Kısmetini istemeye başlar. Çünkü kısmetini alması ve nasibini yemesi lazım. Bu sebepten yer içer, ama kaderin içinde kaldığını iyi bilir. Bunu bildiği halde yine Allah’a (c.c) dua eder. Nasip ister. Halbuki istemese dahi o şeyin geleceğini bilir. Bunu yapmasının sebebi de edep icaplarına uyduğunu göstermektir. Bunu böyle yaptığı için Allah (c.c) indinde sevgi derecesi daha çok artar. Kerametlerin saklanması halinden kurtulmak bir nimet sayılır. Bir velinin her işi açık olması da ayrı bir fazilettir. Bu duruma gelmek için isteme derecesine çıkmak lazım. Haddi aşmamak bir yüktür. Buna her veli dayanamaz. Bu makam ağırdır. Kader içinde kalmak daha iyidir. Bir sürü güçlükler ve sır saklamalar ağır bir vazifedir. Ama kader içinde hoş geçinmek daha rahattır. Çünkü gizli tutulması gereken bir hal yoktur.   - İşte kaderdir, ne ise oluyor, denir ve geçilir.   Burada bir sual tevcih etmek mümkündür. Bu da bizim bu anlattığımız son şekil için bir, Kaderiyeci tabirinin kullanılma tehlikesidir.   Madem kader içinde hareket ediyor, o halde emir ve vazifelerin ne lüzumu var? Sonra:   “Ölüm gelinceye kadar Allah’a (c.c) ibadet et.”   Ayetini red demek oluyor gibi bir söz söylenmesi beklenebilir.   Bunun cevabı basittir. İlk bakışta hiçbir veli böyle bir kötü yola girmez. Allah’ın (c.c) sevgili kullarını böyle bir hareket yapmaktan tenzih ederiz. Şu iyi bilinmelidir ki bu kadar yüksek bir makama eren kötülük yapamaz. Kötülüğe ait bütün arzuları sönmüştür. Daha evvel de belirttiğimiz gibi bu hal lafla değil, kolay anlaşılması için evvela hal sahibi olmak lazımdır. Bir insan, ilahi kudret ve kuvvet sayesinde en üst makama çıksın; sonra da dinin emirleri dışında iş yapsın; bu imkânsızdır. Bir defa bu makam sahibinin iradesi Hakk’a (c.c) bağlıdır. Hakk (c.c) ise en güzel şeyleri ister. Hakk’tan (c.c) güzel işler zuhur eder. O insan, iyi iş yapmak için bir güçlükle de karşılaşmaz. Allah (c.c) onu her kötülükten esirger. Nasıl ki Allahu Teala (c.c):   “İşte biz, ondan bu şekilde kötülükleri bertaraf ettik. Çünkü O, bizim sağlam kullarımızdandı.” buyurdu. Diğer ayette ise:   “Bütün kullarım üzerinde senin hükmün olamaz.” buyurdu.   Bu, şeytana bir azar idi. Ayrıca şeytanın:   “Yalnız Allah’ın (c.c) halis kullarına bir şey yapamam.” dediğini de Rabbimiz (c.c) bize haber veriyor.   Yukarıdaki sualinle senin bir zavallı insan olduğun anlaşılır. Zamanımızın sapıkları gibi bir veliyi görmek yerinde olmaz. Veli, Allah’ın (c.c) himayesindedir. Diğeri ise şeytanın kucağındadır.   Allah’ın (c.c) himayesinde olana şeytan nasıl yanaşır? Böyle bir makam sahibi için kötü şeyler nasıl düşünülür? Yukarıdaki soruyu sormak kadar düşünmek de bir hatadır. Bu yolun hakiki yolcuları, yalnız hal sahibidir. Onlar, sözde bir veli geçinip dinin emirlerini hiçe sayan değildir. Bu sual yolunu takip edenler, bir sapıklık içinde bulunmaktalar.   Allah (c.c) sonsuz kuvvet ve kudretiyle bizleri bu yolun sapıklarından saklasın. Ve bizleri muhafazası altına alsın. Bizleri ve bu yolun hakiki yolcularını gerek dış ve gerekse iç âlemi zengin olanlardan kılsın. İyiliklerini üzerimizden eksik etmesin.

PANO  
   
ilahi dinleyin  
   
Peygamber efendimiz s.a.v efendimizin hadisleri  
  Peygaberimiz(sav) buyuruyorki
eger ölüm kalplerinize işlemesini
istiyorsanız şu üç şeyi daima yapın:

1)Cenaze namazlarında bulun.

2)Kabirleri ziyaret edin.

3)Hastaları ziyaret edin.
......................................................
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

'' Duanın kabulu,adabına riayetle mümkündür:

_Haram yememek......

_Şerefli gün ve vakti gözetlemek....

_Güzel hali gözetlemek....

_Alçak sesle,tevazu ve huşu ile dua etmek....

_Duadan evvel günahlara pişman olmak''
........................................................................
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

''Namaz kıldıgın zaman,son namazınmış gibi kıl buyurmuştur''....
........................................................................
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

''Namaz kılan,bütün organlarıyla,Rabbine dua eder''....
.........................................................................
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

''Huşunuzun münafıklarınkine benzemesinden Allah'a sıgınırım''.....

Namaz ,imanın sigortasıdır''......
..............................................................................
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

''Bizimle onlar arasındaki ayırıcı çizgi Namaz'dır.Namazı terkeden bu çizgiyi kaldırır (kafir olur).''



Peygamberimiz (sav) ÖGÜT:
''Kesilsen,ateşe atılsandayine Allah'a ortak koşma.

Çoluk çocugundan,mal ve servetindenayrılmaya zorlansanda yine anne-babana isyan etme.

İçki içme,zira, O kötülüklerin başıdır.

Namazı terketme,zira namazı kasten terkeden,Allah'ın ve Resulü'nün himayesinden uzaklaşır''......
.........................................................................
Allah c.c kuluna müjdesi:

''Kulum benim azabımdan ancak boynuna farz kıldıgım ibadetleri yerine getirerek kurtulur''.....
...................................................................
Peygamberimiz (sav) buyuruyorki:

''Öyle namaz vardırki,kişiye yorgunlugundan başka bir şey kalmaz.

''Öyle oruç verdırki,kişiye açlıgından,susuzlugundan başka bir şey kalmaz.''......
..................................................................
Peygamberimiz (sav)'in ögütü:

Gece kalk ,gece namaz kıl.Gece uyuma.Uyu da,o sıkıntı kalbine girdigi zaman uyan.Uyanki,kalbine gelen bu sıkıntı,Allah'ın seni uyarması olarak yorumla.....
........................................................................
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

''Küçük günahlardan sıkının,küçümsemeyin.Küçük günahlar sizi büyük günahlara götürür''......
........................................................................
Hz.Musa (as) ile Allah c.c arasında geçen nemmalarla ilgili:
Musa (as) ,inananları topluyor yüksekçe bir yere daga çıkalım buyuruyor.Rabbimize dua edelim,belki bir rahmet yagdırır.Musa (as) duaya başladıgı an Yüce Allah'tan hitap geliyor:''Ya Musa,ümmetinin içerisindeki nemmamları çıkar onları kov ondan soran duanı kabul ederim.NEMMAM,iki kişi arasında söz taşıyıp onları birbirine düşüren,düşman eden münafık iki yüzlü kimsedir............

Allah c.c kullar'ına diyorki:

''Ey kulum,içiki içme,zina yapma,Rüşvet alıp verme,faiz üretme.Yoksa seni cezalandırırım,hapsederim,mahkum ederim.'''....
......................................................................
Peygamberimiz (sav) şöyle buyurmuştur:

''Komşun putperset,yabancı,gayri müslim bile olsa ona komşuluk yapmak mecburiyetindesin''

ÜÇ ÇEŞİT KOMŞU HAKKI VAR:

1)''Müslüman komuşunun iki hakkı var:
a)Komşuluk hakkı,b)müslüman kardeşligi hakkı....

2)''Akraba olan komşunun üç hakkı var:
a)Akrabalık ,b)Din kardeşligi ,c)komşuluk hakkı......

'Gayri müslüm komşunun bir hakkı var:Komşuluk.....
.......................................................................
Peygamberimiz (sav) buyuruyor ki:

''Cenab-ı hakk'ın öyle kulları varki,yevmu'l- mahşerde korku içinde yaşarken,onlar tahtlar,kürsüler üzerinde oturmuş,korku ve hüzün bilmez,görmezler.....
........................................................................
 
Yayınlarımız  
  “Kim iyi bir işe aracılık ederse
onun da o işten bir payı olur.
Kim kötü bir işe aracılık ederse
onun da o işten bir payı olur.
Allah her şeyin karşılığını verir."
(Nisâ Sûresi85.Âyet)

” (İnsanların Hayırlısı,
İnsanlara Faydalı Olandır) H.ş

Bu hadisi şerife göre
bir hayat çizgisi, bir yaşam şekli
oluşturanlara ne mutlu!..

"Gözü haramdan korumak ne güzel
sehvet perdesidir.
(Hz. Osman r.a.)"

"HER NEFS ÖLÜMÜ TADACAKTIR"

"Siz Allah icin ne verirseniz
Allah onun yerine Daha iyisini verir"
(Sabe suresi)

"Kişi haksız olarak bir şeye lânet ederse,
o lânet kendine döner."

"Dostunu zaman zaman
ziyaret et ki sevgin artsın."

"Dinde namazın yeri,
vücûtta başın yeri gibidir."

"Yazıklar olsun o kimseye ki
halkı güldürmek için yalan söyler.
Veyl (azâbı) ona, veyl (azâbı) o

Gönül behçesindeki konularımız
her hafta değişmektedir..

"Edebi gözetmek, zikrden üstündür.
Edebi gözetmeyen
Hakk'a kavuşamaz."

"Ehlin gönlü için
(âilenin gönlünü almak için)
günah işlemek ahmaklıktır."

"Gınâ sâhiplerinin yâni zenginlerin,
alçak gönüllü olması güzeldir.
Fakirlerin ise
onurlu olması lâzımdır."

"İnsana lâzım olan önce
Ehl-i sünnete uygun inanmak,
sonra Allahü teâlânın emir ve
yasaklarına uymak,
daha sonra tasavvuf
yolunda ilerlemektir."

"Kalbin birçok şeyleri sevmesinin sebebi,
hep o bir şey içindir. O da nefsdir."

"Kâfirlere kıymet vermek,
müslümanlığı aşağılamak olur."

"Kelime-i tevhîd; putlara ibâdeti bırakıp,
Hak teâlâya ibâdet etmek demektir."

"Malı zarardan korumanın ilâcı,
zekât vermektir."

"Mübahları gelişi güzel kullanan,
şüpheli şeyleri yapmağa başlar.
Şüphelileri yapmak da
harama yol açar."

"Nefse, günahlardan kaçmak,
ibâdet yapmaktan daha güç gelir.
Onun için günahtan
kaçmak daha sevaptır."

"Razzâk olan Hak teâlâ,
rızıklara kefil olmuş,
kullarını bu sıkıntıdan kurtarmıştır."

"Seâdet-i ebediyyeye kavuşmak,
peygamberlere uymağa bağlıdır."

"Sohbeti ganîmet bilmelidir.
Sohbetin üstünlüğü, bütün üstünlüklerin
ve kemâllerin üstüdür."

"Sünnet ile bid'at birbirinin zıddıdır.
Birini yapınca öteki yok olur."

"Zekât niyeti ile bir kuruş vermek,
dağlar kadar altını sadaka olarak vermekten
kat kat daha sevapdır."

"Cennet ile Cehennem'den başka
ebedî bir yer yoktur.
Cennet'e girmek için îmân ve dînin
emirlerine uymak lâzımdır."

"Tesbih okumak (sübhânellah demek),
tövbenin anahtarı ve hattâ özüdür."

"Vakit çok kıymetlidir.
Kıymetli şeyler için kullanmak lâzımdır.
İşlerin en kıymetlisi
sâhibine hizmet etmektir.
Yâni Allahü teâlâya ibâdet ve tâat etmektir."

"Gençlik zamânında dînin emirlerine uymak,
dünyâ ve âhiret nîmetlerinin en üstünüdür."

"İhlâs ile yapılan küçük bir iş,
senelerce yapılan ibâdetler gibi
kazanç (sevap) hâsıl eder."

"İbâdetlerin hepsini kendinde toplayan,
insanı Allahü teâlâya en çok yaklaştıran şey
namazdır."

"Dünya deniz gibidir.
Çok kimse boğulmuştur.
Gemin takva, yükün iman,
hâlin tevekkül olursa kurtulursun."

"Horoz senden daha akıllı olmasın!
O, her sabah zikrederken,
sen uykuda olma."

"İnsanlara nasihat ederken kendini unutma!
Muma benzeme. Mum aydınlatırken,
kendini yakıp eritir."

"Kendi aybını gören kimse,
başkasının aybını göremez."

Kul, Allahü teâlâ için neyi terk ederse,
Allahü teâlâ, ona karşılık daha hayırlısını verir.

Ziyaretinizden dolayı teşekkür
eder dualarınızı bekleriz....

 
Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol